zona biocinética

Kullanım örnekleri

zona biocinética
biokinetic zone
icon arrow

zone

Phonetic: "/zəʊn/"

Part Of Speech: noun


Definition: Each of the five regions of the earth's surface into which it was divided by climatic differences, namely the torrid zone (between the tropics), two temperate zones (between the tropics and the polar circles), and two frigid zones (within the polar circles).


Definition: Any given region or area of the world.


Definition: A given area distinguished on the basis of a particular characteristic, use, restriction, etc.

Example: Files in the Internet zone are blocked by default, as a security measure.


Definition: A band or area of growth encircling anything.

Example: a zone of evergreens on a mountain; the zone of animal or vegetable life in the ocean around an island or a continent


Definition: A band or stripe extending around a body.


Definition: A series of planes having mutually parallel intersections.


Definition: The strike zone.

Example: That pitch was low and away, just outside of the zone.


Definition: Every of the three parts of an ice rink, divided by two blue lines.

Example: Players are off side, if they enter the attacking zone before the puck.


Definition: A semicircular area in front of each goal.


Definition: A high-performance phase or period.

Example: I just got in the zone late in the game: everything was going in.


Definition: A defensive scheme where defenders guard a particular area of the court or field, as opposed to a particular opposing player.


Definition: That collection of a domain's DNS resource records, the domain and its subdomains, that are not delegated to another authority.


Definition: (Apple computing) A logical group of network devices on AppleTalk.


Definition: A belt or girdle.


Definition: The curved surface of a frustum of a sphere, the portion of surface of a sphere delimited by parallel planes.


Definition: (perhaps by meronymy) A frustum of a sphere.


Definition: A circuit; a circumference.

icon arrow

zone

Phonetic: "/zəʊn/"

Part Of Speech: verb


Definition: To divide into or assign sections or areas.

Example: Please zone off our staging area, a section for each group.


Definition: To define the property use classification of an area.

Example: This area was zoned for industrial use.


Definition: To enter a daydream state temporarily, for instance as a result of boredom, fatigue, or intoxication; to doze off.

Example: Everyone just put their goddamn heads together and zoned. (Byron Coley, liner notes for the album "Piece for Jetsun Dolma" by Thurston Moore)


Definition: To girdle or encircle.

Türkçeden İngilizceye En Hızlı Çevirmen

Hızlı bir İngilizce'den Türkçe'ye çeviriye ihtiyacınız olduğunda arkadaşlarınıza ve ajanslara başvurmayı bırakın. Kendinizi uygulamamızla donatın ve bunu kendiniz, daha hızlı ve daha doğru bir şekilde yapmak için devasa kitaplığımızdan yararlanın. Uygulamalarımız iPhone, iPad, Mac ve Apple Watch ile yerel olarak entegre olur. Ayrıca, sınıfının en iyisi Safari, Chrome, Firefox, Opera ve Edge uzantılarımızla favori tarayıcınızı özelleştirebilirsiniz. Facebook sayfamızı ziyaret edin ve sütunumuzu okuyun - yeni gönderilerimizden bazıları burada görünecek. Teşekkürler!

Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.Belki tercümanlık mesleğinde ustalaşmak istersiniz? Sitemizle eğitiminiz hızlı ve kolay olacak! Çevirmenler çeviri yaparken çeşitli becerilere ve materyallere ihtiyaç duyarlar. Çevirmenlerin genel özellikleri çevrilecek olan erek dile ve kaynak dile çok iyi hakim olmak, okuduklarını ve duyduklarını iyi anlamak ve iyi bir hafızaya sahip olmaktır. Fonetik, gramer ve cümlelerdeki kelime örnekleriyle birlikte kapsamlı bir kelime, deyim ve ifade kitaplığına sahip çevirmenimiz ilk kez kullanışlı bir materyal olarak kullanılabilir.Çeviri yazılımımızı diğer makine çevirmenlerinden farklı kılmak için çok yol kat ettik. Türkçe - İngilizce çevirmenimiz orijinal metnin anlamını ve cümlenin ana fikrini asıl amaçlandığı gibi korumak için tasarlanmıştır. Çevirmenimiz olabildiğince insandır. Ürünümüz en iyi gizliliği sağlar. Verilerinizi izlemiyor, satmıyor veya saklamıyoruz. Çevirileriniz size aittir. Transferler için kayıt ve ödeme gerekli değildir!